Güncel-TR : Bilgide Kalite , Paylaşım da Sınır Tanımayan Forum
Kırmızı Işıkta Yürümek - Erdal Atabek Hk4d36vg

Kayıt Olmak İçin Kayıt Ol Butonuna Basınız.

Giriş Yapmak İçin Giriş Yap Butonuna Basınız.

Butonu Kapatmak İçin Do Not Display Again Butonuna Basınız.
Güncel-TR : Bilgide Kalite , Paylaşım da Sınır Tanımayan Forum
Kırmızı Işıkta Yürümek - Erdal Atabek Hk4d36vg

Kayıt Olmak İçin Kayıt Ol Butonuna Basınız.

Giriş Yapmak İçin Giriş Yap Butonuna Basınız.

Butonu Kapatmak İçin Do Not Display Again Butonuna Basınız.
Güncel-TR : Bilgide Kalite , Paylaşım da Sınır Tanımayan Forum
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.


Güncel-TR : Bilgide Kalite , Paylaşım da Sınır Tanımayan Forum
 
AnasayfaAnasayfa  AramaArama  Latest imagesLatest images  Kayıt OlKayıt Ol  Giriş yapGiriş yap  
Son Konular / Mesajlar
ikariam eklenti paketi
Anında .com lu .org veya .net li domain alın Bedavaya Kolay Yöntem
Counter-Strike: Condition Zero tek link full indir
sitene üye ol resimleri
Sitenizde Ps
Mail linki verme kodu
BU KOD SÜPPERRR DENEMEDEN GEÇMEYİNNNN....
Secret World |www.secretworld.forummum.net
Güzel Bir Hızlı Erişim Menüsü
YÜZLERCE HTML KODU SÜPER BU KONUDA koş koş
Salı Mayıs 21, 2013 7:30 am
Perş. Mayıs 03, 2012 5:29 pm
Salı Mayıs 01, 2012 9:21 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:37 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:36 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:35 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:34 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:34 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:33 am
Perş. Eyl. 01, 2011 6:32 am











1 sayfadaki 1 sayfası |

Kırmızı Işıkta Yürümek - Erdal Atabek

Yazar
Efastus
Güncel-TRAdmin
Güncel-TRAdmin
12
Efastus
34
Mesaj Sayısı Mesaj Sayısı : 2587
Rep Gücü Rep Gücü : 1162401
Teşekkür Puanı Teşekkür Puanı : 61
Kayıt tarihi Kayıt tarihi : 26/11/08
Yaşı Yaşı : 40
http://www.gunceltr.forum.st
Kırmızı Işıkta Yürümek - Erdal Atabek Vide
MesajKonu: Kırmızı Işıkta Yürümek - Erdal Atabek
KIRMIZI IŞIKTA YÜRÜMEK - Erdal Atabek


Kitap Hakkında:
Bu
aralar, bir kitap okuma fırtınasıdır aldı başını gidiyor. Bu kez
fırtınadan bana kalan Sayın; Erdal ATABEK’in ‘KIRMIZI IŞIKTA YÜRÜMEK’
adlı kitabı oldu. Nisan ayının henüz bizlere merhaba diyen bahar kokulu
günlerinde başladım kitabı okumaya. Bir ilkbahar sabahı güneşle uyandın
mı hiç?...... diye mırıldanırken, çevirdiğim sayfada; ‘Bahar İzin
İstemez’ başlıklı bir yazı. Duygularıma rehberlik eden, o anı anlatan.
Diyeceğim o ki, hayata dair yaşanan ve yaşanacak olan çok şey var bu
kitapta... Sıkmayan, yalın ve dahası doğal... Bize çok şey öğreten,
ancak yaşamayı öğrenmeyi bize bırakan...

Sevgimiz kırmızı ışıkta
Aşkımız kırmızı ışıkta
İçimiz kırmızı ışıkta
Dışımız kırmızı ışıkta
Günümüz kırmızı ışıkta
Gecemiz kırmızı ışıkta

Kırmızı ışığa dur diyoruz
Artık dur, artık sen dur
Gökkuşağında yaşamak istiyoruz
Yaşamın bin bir rengini istiyoruz
İnsan insana yaşamak istiyoruz
İNSAN İNSANA...

Kitabın İncileri:
Gerçekler nasıl da derinlerde gizlidir. 12
Duygular düşüncelerden daha hızlıdır, doğruyu da daha çabuk bulur. 19
Kimi
zaman bir an yaşanır, hiçbir zaman birimiyle ölçülemez. Belki bir
saniyedir, belki dakikalar, belki saatler, belki bir ömür... 20
Günümüzün insanı ulaşamadığı gerçeklerin yerine bebekleri koyarak mutlu olmanın yolunu arıyor. 20
...
insan kirleniyor... insanın; duyguları kirleniyor, düşünceleri
kirleniyor, umutları kirleniyor, sevinçleri kirleniyor. İnsan insana
duyarsız. İnsan insana ilgisiz. İnsan insana kayıtsız. Oysa insanı
görmemiz zorunlu, insana bakmamız zorunlu. 23
Adı konmamış bir kölelik düzenini yaşamaya zorlanıyoruz. 24
Umut, boş beklentilerle karıştırılıyor. 24
Mutluluk; yasaklarla, tabularla, suçlulukla kirletiliyor.
Mutsuzluk yaygınlaştırılıyor, yerleştiriliyor, kutsanıyor. 24
Sevgi
de; sahip olmayla yer değiştiriyor. Sadece sahip olduğumuz şeyleri
seviyoruz. Sahip olmadığımız hiçbir şeye sevgi duyamıyoruz. 26
Önyargısız, şartlanmadan, baskı altında kalmadan, korkmadan, suçlanmadan özgürce düşünelim... 29
Sahip olma bencilliğinin yarattığı nefretin yerine sevginin, düşmanlığın yerine dostluğun nasıl geldiğini görelim. 30
Her bahar doğa gençleşir, biz yaşlanırız. ‘Bahar yorgunluğu’ dediğimiz de, bizim baharla uyumsuzluğumuzdur. 33
Sevgiyi
izne bağlamadık mı? Sevgiyi alıp satmadık mı? Sevgiyi ‘sen bana-ben
sana’ terazisine vurmadık mı? Sevgiyi korkutmadık mı? Sevgiye
saygısızlık etmedik mi? 35
Sevgi yürekle görülür, yürekle bilinir, yürekle yaşanır. 37
Sevgi bahar gibidir. İzin istemez ve değerini bilenindir. 37
Olaylara bir kere de kuşkuyla değil de ‘Neden olmasın?’ diye bakmaya çalışın. 45
Doğayı kafeslere koyuyoruz, evimize kapıyoruz, onlarla oyalanmaya çalışıyoruz. 46
Her şeyi metalaştıran bir yaşama biçiminde, duygular bunun dışında kalır mı? 46
‘Vermek’ bir gönül tadıdır, bir davranış inceliğidir, bir insan eylemidir. 55
Mutluluk
saklanamaz. Mutluluk insanın içinden sızar, bir yerlere girer, orayı
değiştirir. Bir de kokusu vardır. Bilir misin mutluluk kokar. 61
Koku ve dokunma. İşte gerçek iletişimin iki yolu. İnsanlar ikisini de unuttu. 62
Dikkat edin, kendimizi hep başkasının gözüyle görmeye alışmışızdır. Hep ‘başkaları bizi nasıl bulur’ diye düşünmüşüzdür. 96
İnsan, insanca davranırken sadece büyür. 97
Öfke kızartır, kızgınlık karartır, heyecan soldurur. 99
Keşke, kendi bencilliğimizden, körlüğümüzden bir sıyrılabilsek. 115
‘Genç
kadın olmak’ kendisine yazgı diye tanıtılan kafesi kabul etmemek,
yazgının ne olduğunu sormak, yazgı denilen kafesi kırmak için çaba
harcamaktır. 135
‘Çağdaş kadın’, kendini erkeklerin gözüyle değil, kendi insanlık değeriyle, değerlendirmek istemektedir. 140
İnsanın her davranışının altında, sanıldığından daha karmaşık bir ruhsal mekanizma vardır. 146
Kurumlar, insanların daha insan olmaları için varsa yararlıdır. 159
‘Kendi
olmaktan vazgeçmek’ aslında ‘yaşama cesaretinden vazgeçmektir’. Evlilik
kurumunu böyle görmek özünde insanın kendi kişiliğinden vazgeçmesidir
ve yanlış olan da budur. 159
Hiç unutmayın ki, mutluluğa yakın insanlar, gerçekte özgür ve bağımsız kişilikte olanlardır. 159
Sevgiyi bilmeyenler, onu reddedenlerdir. Sevgiyi reddetmenin asıl nedeni de bencillik ve korkudur. 169
Sevgi, verebilme soyluluğuyla yaşama cesaretinin ortak ürünüdür. 169
‘Kıskançlık olayının’ gelişiminde hem ‘sevgi duygusu’, hem de ‘mülkiyet duygusu’ rol oynuyor. 180
Kadının erkeği, erkeğin kadını kendi malı sayması kıskançlığın asıl nedeni. 181
İnsanlar güvensizliklerinin adını sevgi koymuşlar, korkularını gizliyorlar. 182
Duyguları olgunlaşmamış, düşünceleri gelişmemiş insan, yaşamak için başkasına yaslanmak zorunda kalıyor. 182
İçimizde
engellenen öyle çok insan var ki; fark etmediğimiz, yaşama hakkı
vermediğimiz, dönüp bakmadığımız öyle çok insan var ki...Belki de asıl
yanlışımız bize öğretilen ‘tek insan öğretisine’ inanarak yaşamamızdır.
188
İki insan çaba harcadıkları zaman, kültür ayrılığını, kültür zenginliğine dönüştürmeyi başarıyor. 202
Gelecek yalnız erkeklerin değil, yalnız kadınların değil, bütün insanların geleceğidir. 212
Hızlı Cevap


« önceki Konu | sonraki Konu »

Yetkileriniz
Üyeler mesaj yazabilirler.
Üyeler konu açabilirler.
Üyeler mesaj düzenleyebilirler.
Üyeler link ve resimleri görebilirler.
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz


BB code Açık
Smileler Açık
[IMG] Kodları Açık
HTML Kodları Kapalı

Forum Kuralları